PESEK: Yunanistan Emekli Eğitimciler Sendikası Meslektaşımız Nuriye Gülmen ile Dayanışma İçindeyiz


Erdoğan rejimi, 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminin ardından tüm demokratlara, sendikalara, işçilere, hareketlere, örgütlere, basına vb. yönelik saldırılarını yoğunlaştırmıştı: lokavtlar, tacizler, uydurma kovuşturmalar, hapis cezaları, işçi ve memurların işten çıkarılması günlük hale getirildi. Erdoğan rejiminin ülkeyi " (KHK) yönettiği "yasama kararları ile bir dizi yasağı hayata geçirerek günlük yaşam haline getirdi, Türk halkının Özgürlük ve Demokrasi mücadelesini ezmek, hak ve özgürlükleri "yasaklamak" için sözde darbe girişimini “Allah’ın bir lütfu” olarak kullandı.

KHK ile ihraç edilen memurlardan biri olan öğretmen Akademisyen Nuriye Gülmen bunu kabul etmedi. 9 Kasım 2016'da Ankara Yüksel Caddesi'nde "İşimizi geri istiyoruz" pankartıyla direnişe başladı. Direnişi, dayatılmaya çalışılan korku ve yıldırma saldırılarını geri püskürttü ve Türk halkına ülkede özgürlükleri ve demokrasileri için direnebilecekleri ve mücadele edebilecekleri konusunda ilham kaynağı oldu, umut verdi.

Erdoğan rejimi, sözde darbe koşullarında işi, emeği ve onuru için direndiği ve direniş iradesini göstererek herkese örnek olduğu için Nuriye Gülmen’ de intikam almak için hedefe koydu. Onu direndiği işi emeği ve ekmeğini istediği için her gün iki defa gözaltına  almaya başladılar. Ancak mücadelesini durduramadılar. Aksine daha da büyüdü. Kendisi gibi öğretmen olan Semih Özakça ile birlikte sürdürdükleri 324 günlük açlık grevini sonlandırmak için onu tutukladılar. Duruşmalarından kısa bir süre önce, davalarını savunacak olan tüm HHB (Halkın Hukuk Bürosu) avukatlarını tutukladılar. Serbest bırakıldıktan sonra Nuriye mücadelesine devam etti. Yapılan tüm direnişlerde ve hak alma eylemlerinde o da vardı.

Ekim 2020'de, sahte belgeler ve dijital materyallere dayanan uydurma suçlamalarla Nuriye Gülmen’i   tutukladılar. Mahkeme kendisine 10 yıl hapis cezası verdi. Adli Tıp Kurumu uzmanları tarafından mahkemeye gönderilen raporda, Nuriye'nin de aralarında bulunduğu 120 kişinin gözaltına alınmasında delil olarak kullanılan dijital materyalin "boş" olduğu ortaya çıktı:

İddianamedeki suçlandığı gibi bir "yazışma" olmadığı Adli Tıp Kurumu Raporuyla da belgelendi. Örgütün haberleşmelerini içerdiği iddia edilen dijital materyalle ilgili olarak polis tarafından hazırlanan tutanakta Nuriye’nin gözaltına alınmasından bir gün önce hazırlandığı da ortaya çıktı. Kısacası, Türk devleti onu tutuklama ve hapsetme komplosu açığa çıktı.

Tüm Yunanistan Emekli Öğretmenler Sendikası (PESEK),la Yüksel Caddesi'nde işten çıkarılmasını protesto etmek ve açlık grevi yapmakla suçlanan meslektaşımız Nuriye Gülmen ile tam dayanışma içinde olduğunu ifade eder ve tüm suçlamalardan beraat etmesini ve serbest bırakılmasını talep eder. Gülmen ‘in davası halen Yargıtay'da devam ediyor. Avukatlar yeni deliller sunmuştur.  "Boş" bir dijital kayda dayanılarak yargılanıyor ve 2020'den beri hapiste tutuluyor. Onu susturmak ve ortadan kaldırmak için kurulan komplo ilk etapta açığa çıktı. Tıpkı düşürülen ve büyük ses getiren sahte iddianame gibi! Meslektaşımız Nuriye Gülmen ile dayanışma içinde olduğumuzu ve uydurma iddianameden beraat etmeli ve serbest bırakılmalıdır diyoruz.

[blogger]

Author Name

Halkın Sesi TV

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.