Temmuz 2023


Anti- Emperyalist Cephe Yaz Kampı Fransa'da 23.07- 30.07 tarihleri arasında gerçekleştirdi.

Tartışılan ana konular:

23.07 Kolektif kampı organize etti

24.07 Rojava ve ABD'nin Suriye'deki politikaları

25.07 Dezenformasyon

26.07 Emperyalistlerin elinde bir araç olarak LGBT

27.07 NATO en büyük terör örgütü ve NATO’nun1990'lardan sonraki yayılması

28.07 Kolektivizmin Eğitimi, Sovyetler Birliği'nde Aileler, Gençler ve Çocuklarla Birlikte Tartışma Örnekleri

29.07 Ayten Öztürk ve emperyalist işkence yöntemleri, faşizmin ve emperyalizmin gizli merkezi üsleri

30.07 AEC üyeleri, aileler ve gençlerle son gün serbest zaman

24 Temmuz'da yaz kampının ilk gününe resmen başladık. Kolektif faaliyetler ve yerimizi örgütledikten sonra programa Rojava ve emperyalist politikalar üzerine bir panelle başladık ve ardından bir tartışma gerçekleştirdik. Daha sonra Berlin'de düzenlenecek olan sempozyuma hazırlık olarak, başta  devrimcilere, siyasi tutsaklara ve anti-emperyalist mücadeleye  karşı kullanılan 129 yasaları olmak üzere terörle mücadele yasalarına  odaklanan bir toplantı gerçekleştirildi.

Eda Deniz Haydaroğlu'nun açlık grevinin 129. günüydü, Sevil Sevimli ve Ilgın Güler ile birlikte 129 yasaya karşı direniyorlar. Bu nedenle, Twitter'da katıldığımız bir hashtag eylemi çağrısı yapıldı. Özgül Emre, İhsan Cibelik ve Serkan Küpeli'nin 1Ağustos’ta görülecek mahkemelerine çağrı yapıldı

25 Temmuz Aile, Gençlik ve Uluslararası Kolektif Spor Kampı'nın ikinci günü sabah saatlerinde gerçekleşti ve Antiemperyalist Cephe'den 3 yoldaş Eda, Sevil, Ilgın ile dayanışma içinde dayanışma içinde açlık grevi yaptı. AEC, emperyalizmin elinde ideolojik savaşın bir aracı olarak dezenformasyon konusunda bir sunum yaptı. Ayrıca, 3-5 Kasım 2023 tarihlerinde Berlin'de yapılması planlanan terörle mücadele yasaları sempozyumu (Alman ceza kanununun 129 a ve b paragraflarına odaklanarak) hakkında görüşmek üzere bir toplantı gerçekleştirilmiştir.

26'sında yine kolektif sporla başladık ve NATO emperyalizminin bir aracı olarak LGBT konusuyla tartışmamıza devam ettik. Tartışmada NATO'nun farklı yol ve yöntemlerle halkın zihnini meşgul etmek isteyen ve sınıf mücadelesini bitiren politikalarına odaklandık. Ayrıca 2 AIF üyesi dayanışma açlık grevi yaptı ve halkı açlık grevine katılmaya çağırdı, genel olarak taleplere destek verdi ve direnişin sesini yükseltti. Denizde boş zamanımız olduktan sonra ve dönüşte sempozyumumuzla ilgili tartışmalara devam edildi. Geceleri kamptaki tüm insanlarla birlikte kolektif eğlenceler düzenlendi.

27 Temmuz'da NATO'nun dünya halklarına karşı öldürücü politikalarını tartıştık, çoğunlukla 1990'lardan sonraki genişlemeyi anlattık. Ve emperyalizmin neden  4 Nisan 1949'da Sovyetler Birliği'ne karşı sosyalizme karşı NATO'yu kurduğunu analiz ettik. Bugün devam eden işgallerden, Ukrayna'daki ABD-AB darbesi, Suriye'deki yakın savaş vb. gibi konuştuk  . Emperyalizmin yalanlarını ve dünya halklarına karşı kullandıkları en kirli politikaları tartışıyoruz. Hep birlikte yaptığımız tartışmaların ardından denize girdik ve günün sonunda kamptaki tüm insanlarla eğlendik.

Ayın 28'inde ailelerin verdiği bir panele katıldık. Burada ana konu çocukların eğitimi ve kolektivizmin günlük yaşamda nasıl çok büyük bir mesele olduğuydu. Sovyetler Birliği örnekleri tartışıldı ve ayrıca aileler, anneler ve babalar konuyla ilgili görüşlerini anlattılar, kampın  her yaştan ve insandan oluşan çocukların daha kolektif ve daha fazla yiyeceği paylaşmanın en iyi dersi olduğu  durumuna odaklandılar.

29 Temmuz'da AYTEN İÇİN ÖZGÜRLÜK VE ADALET için bir panel düzenlendi. Bu panelde emperyalist işkence politikaları, AKP faşizminin politikası, işkence yapan gizli üsler, devrimcilere saldırmanın ve onları düşmana teslim etmenin bir yolu olarak hapishanelerde ve yüksek güvenlikli hapishanelerde tecrit anlatıldı. Bu politikanın Türkiye'de uzun yıllar boyunca faşizmin başına gelen bir şey olduğunu ve emperyalizmin ve CIA’nın bir politikası olduğunu da açıkladı. Ondan sonra Ayten Öztürk için devam eden kampanyayı ve AKP faşizmi tarafından yasaklanan kitabını konuştuk. Uluslararası kampanyayı 1000 dayanışma videosuyla, panellerle, toplantılarla, kitabın çevirisiyle, Ayten Öztürk davasını tüm dünyaya anlatmanın önemini anlattık. Çünkü Ayten sadece işkencelere karşı bir sembol değil, aynı zamanda bir direniş sembolüdür. Çünkü işkencecilerin vahşetine karşı 6 ay direndi ve kazandı! Ve bu, dünyadaki tüm insanlar için büyük bir güç örneğidir. Ayten'in ardından Türkiye’den internet üzerinden temasa geçen, Armutlu'daki Direniş Evi’nden gelen insanların sorularını yanıtlayan  kişi etkinliğe katıldı. Her cumartesi olduğu gibi 29'unda da Berlin'deki direnişçilerle 1 günlük dayanışma açlık grevindeydik ve kampta olan açlık grevi direnişçileriyle hep birlikte video çektik.

Ayın 30’unda hep birlikte toplu spor yaptık ve gelen birçok insan kamp yerinden ayrıldı

Yaşasın Uluslararası Dayanışma!

Emperyalizme ve Faşizme Karşı Birleşelim, Savaşalım ve Kazanalım!









29’a/b’ye Karşı Direniş Yaygınlaşarak Devam Ediyor. İleni Açıkgöz 1 Aylık Destek Açlık Grevi ile Eda Deniz Haydaroğlu’nun Başlattığı, Ilgın ve Sevil ile Devam Eden Açlık Grevi Direnişini Yunanistan Atina’da Büyütüyor

İleni Açıkgöz 29 Temmuz itibarıyla bir aylık destek açlık grevinin 21. Gününde çekmiş olduğu videoyla Almanya’da süren süresiz destek açlık grevleriyle dayanışmaya çağırdı.

Tüm halkımızı faşist 129 yasalarıyla yargılanan İhsan Cibelik, Özgül Emre, Serkan Küpeli’yi sahiplenmeye destek açlık grevleri yapmaya videolar çekmeye çağırıyoruz


Almanya’da 129 yasalarına karşı 4 aydır açlık grevinde olan ve 8 Temmuz’dan beri Adalet Bakanlığı önünde yatıp kalkan Eda Deniz Haydaroğlu, Ilgın Güler ve Sevil Sevimli Güler , geçtiğimiz Cuma günü Adalet Bakanlığa yeni bir mektup gönderdiler.

Serkan Küpeli’nin açıklaması göndererek, Bakanlıkla görüşme tekrar talep edildi.

Ayrıca direnişin taleplerinden biri olan, “soruşturmanın geri çekilmesi’ne” verilen mektupta vurgu yapıldı.

Mektuba dair Türkçe açıklamayı Umut TV Facebook hesabında ulaşabilirsiniz; https://fb.watch/m79c2IozdE/

Mektuba dair Almanca açıklama ise Umut TV Deutsch Facebook hesabına paylaşıldı; https://fb.watch/m79eJjDCN3/




Faşist 129b yasası kullanılarak tutuklanıp 15 aydır tutsak edilen devrimci gazeteci Özgül Emre, Grup Yorum üyesi İhsan Cibelik ve Anti-faşist Serkan Küpeliye mektuplar gönderildi.

 

Aile, Gençlik ve Çocuk Tatil Kampında düzenin tüketici tatil anlayışına karşı alternatif bir tatil anlayışını hayata geçiriyoruz. Bu anlayışımıza uygun olarak, tatilde de olsak mücadeleyi, emeği ve dayanışmayı büyütmeye devam ediyoruz.

 

3 devrimci tutsak Özgül, İhsan ve Serkan'ı sahiplenmek için tatil alanımızda onlara mektuplar yazıp gönderdik.

 

Tüm halkımıza çağrımızdır: Özgür Tutsakları sahiplenelim. Mektup yazalım, yazdıralım.

 

ÖZGÜL, IHSAN VE SERKAN ONURUMUZDUR!

 

AİLE, GENÇLİK VE ÇOCUK TATİL KAMPI



Almanya'da 129’A ve B yasalarına karşı ve bu yasalar gerekçe gösterilerek tutuklanan 4 kişinin 'tutuksuz yargılanması' talebiyle yapılan süresiz açık grevi devam ediyor. Eda Deniz, Ilgın Güler ve Sevil Sevimli'nin süresiz açlık grevine destek amaçlı, her cumartesi günü düzenli olarak gerçekleştirilen bir günlük destek açlık grevine, 29 Temmuz günü kamp alanından 50 kişi katıldı.

Kampta 7. günün panel konusu ise, faşizmin gizli işkence hanelerinde 6 ay işkence görmüş olan Ayten Öztürk idi. Yaşadığı işkenceyi anlatan kitabı, kitabın yasaklanması; Ayten Öztürk'ün direnişi, 2 yılı aşkın süredir yaşadığı ev hapsi konuları işlendi.

 Ayten Öztürk için başlatılan kampanyanın AEC (Anti-Emperyalist Cephe) tarafından anlatımı yapıldı. Canlı bağlantı yapılarak panele katılanların sorduğu sorularla panel devam etti.

Soruların en ilginci ise İspanyol dostumuzdan geldi. Sorusu şuydu: ''BASK'lı solcuların direnme süresinin 3 gün olduğu, çünkü bu üç gün içinde evleri boşaltıp güvenliği sağlayabileceklerini, 3 gün sonra çözülmeleri halinde bunun onlar için bir sorun yaratmayacağını'' belirterek  ''siz hangi ideolojiyle bunu yapabiliyorsunuz?'' sorusunu sordu. Kendisini kampa getiren, direnişlerden etkilenmiş olması olduğunu anlattığında duygusal anlar yaşandı.

Her akşam düzenli olarak yapılan etkinliklerde 7. günde, çocukların da yoğun katılımı ile kelime oyunu oynandı ve etkinlik söylenen türkülerle sona erdi.











Aile, Çocuk ve Gençlik yaz kampı devam ediyor. Bizler de 29 Temmuz günü Avrupa Dev-Genç olarak yaz kampındaydık.

Cumartesi günü olduğu için gençlik olarak süresiz açlık grevindekilere destek için 1 günlük açlık grevindeydik.

Günümüz sabah sporu ile başladı.

Ardından seminer ile devam etti. Seminerde Eğitim Sistem ve Fulbright Komisyonu anlatıldı. Ülkemizde ve Avrupa'da Fulbright programı ile ne yapılmak istendiği üzerine sohbet edildi. Ardından ise asıl eğitim nasıl olmalı sorusu tartışıldı ve sosyalist eğitimin ilkeli anlatıldı. Ayrıca sosyalist eğitimin kazanımlarından da bahsedildi.

 

Ardından gençlik olarak hep beraber denize gidildi. Deniz dönüşü ise açlık grevindekiler bir video ile açlık grevini bitirerek akşam yemeği yediler.

 

Daha sonra gün kelime bilme oyunu ile sonlandırıldı.

 

ALMAN EMPERYALİZMİNİN YAZ KAMPLARIMIZI KRİMİNALİZE ETMESİNE İZİN VERMEYECEĞİZ.

 

HER YIL KAMPLARA DAHA DA KALABALIK KATILACAĞIZ.

 

YAŞASIN DEV-GENÇ!

YAŞASIN DEV-GENÇ'LİLER!






Almanya’da 4 Devrimci tutsağın Adil ve tutuksuz yargılanması için Eda Deniz Haydaroğlu'nun başlattığı Süresiz açlık grevi devam ediyor.

29 Temmuz Cumartesi günü açlığının 134. gününde olan Eda ile Ilgın Güler Süresiz açlık grevinin 83., Sevil Sevimli Güler süresiz açlık grevinin 78. Gününde adalet istemeye devam ediyorlar.

 

Her hafta olduğu gibi bu Cumartesi de gerçekleştirilen destek açlık grevine Hollanda'dan 3 kişi katıldı. Bir günlük açlıklarıyla direnişçilerin açlığına ortak olundu.

 

 

129 A/B YASALARI KALDIRILSIN!

 

TÜM DEVRİMCİ TUTSAKLAR SERBEST BIRAKILSIN!



29’a/b’ye Karşı Direniş Yaygınlaşarak Devam Ediyor. İleni Açıkgöz 1 Aylık Destek Açlık Grevi ile Eda Deniz Haydaroğlu’nun Başlattığı, Ilgın Ve Sevil İle Devam Eden Açlık Grevi Direnişini Yunanistan Atina’da Büyütüyor

İleni Açıkgöz 29 Temmuz itibarıyla bir aylık destek açlık grevinin 19. Gününde çekmiş olduğu videoyla açlık grevlerinin tarihine bugün neden açlık grevi yaptığımız konularına değindi.

Tüm halkımızı faşist 129 yasalarıyla yargılanan İhsan Cibelik, Özgül Emre, Serkan Küpeli’yi sahiplenmeye destek açlık grevleri yapmaya videolar çekmeye çağırıyoruz.



Almanya’da 4 Devrimci tutsağın Adil ve tutuksuz yargılanması için Eda Deniz Haydaroğlu Süresiz açlık grevine başlamış bugün itibariyle süresiz açlık grevinin 134. Gününde, Eda’ya destek olmak ve tutuklu bulunan 4 devrimci tutsağın adaletli bir şekilde yargılanmasını isteyen Ilgın Güler Süresiz açlık grevinin 83. Gününde, Sevil Sevimli Güler süresiz açlık grevinin 78. Gününde adalet istemeye devam ediyorlar.

Yunanistan Halk Cephesi yaptığı çağrı ile 29 Temmuz Cumartesi günü 1 günlük destek açlık grevine yunanistan’dan 17 kişi 1 günlük destek açlık grevi yaparak adaletsizliğe dur dediler

 129 A/B Yasaları Kaldırılsın!

 Tüm Devrimci Tutsaklar Serbest Bırakılsın!

 Direne Direni Kazanacağız!

 Yunanistan Halk Cephesi



Akbelen de halkın haklı direnişini desteklemek ve direnişe karşı halkın hukuk’un değil tekellerin çıkarlarının devletin ve jandarmasının estirdiği terörü protesto etmek için Selanik Türkiye konsolosluğu önünde eylem yapıldı. 29 Temmuz Cumartesi günü saat 12.00 sularında Selanik Halk Cepheliler, Türkiye’den Atatürk’ün evine ziyarete gelen 3 otobüslük kafilenin içine girerek. Kitle gerek eve girişin olduğu konsolosluk ara sokağında ve aynı yerdeki kahvelerde iken 2 Halk cepheli ellerinde tuttukları büyük karton dövizle sokağa indiler. Halk Cephesi imzalı büyük karton dövizde Türkçe "AKBELEN HALKINDIR! Pis ellerinizi Akbelen direnişçileri üzerinden çekin! HALKIZ HAKLIYIZ KAZANACAĞIZ! Zam, zulüm, işkence; işte FAŞİZM! " yazılıydı. Halk Cepheliler tüm kitleye yüksek sesli konuşma yaptılar. Akbelendeki direnişi ve faşist devletin zulmünü anlatıp, halkın kendisinden başka, örgütlenmek ve mücadele etmekten başka şansı olmadığını, Akbelen de olanlara seyirci olmamak gerektiği, bu zulmün kabul edilemez ve durdurulabilir olduğunu anlattılar. Kısa konuşmanın ardından sokakta, dip dibe kahvehanelerde bulunan geniş kitle güçlü bir alkış yağmuruna başladı. Alkışlar Akbelen de halkın direnişine destek faşist devletin zulmüne protesto idi.

Akbelen Direnişi Yalnız Değildir!

Halkız, Haklıyız, Kazanacağız!





28 Temmuz Cuma günü Almanya’nın leipzig şehrinde Alman solu 129 yasalarına karşı Açlık Grevinde olan direnişçiler ve devrimci tutsaklar için bağış topladılar.

Alman solunda çok yaygın olan “Soli-Bar” 28 Temmuz da açlık grevi Direnişi için düzenlendi. Direnişin bildirileri, pankart ve kitaplarımızın bulunduğu bir stantta ayrıca 15 Ağustos mahkemesi için Leipzigden kaldıracakları otobüsün de duyurusunu bir döviz ile yapmışlardı. O gün bağış karşılığı alınan ve verilen tüm içecekler ve yemekler direniş içindi.

 

Alman Solu Direniş Etrafında Birleşiyor Ve 129 Yasasına Karşı Mücadeleyi Büyütüyor!




29 Temmuz günü, Almanya hapishanelerindeki Faşist 129 A-B yasasına göre tutuklu bulunan Özgül-İhsan-Serkan-Hasan'a Özgürlük talebiyle yapılan açlık grevine Avusturya'dan bu hafta 7 kişi katılım sağladı...

Açlığımızla Eda Deniz Haydaroğlu,Ilgın Güler ve Sevil Sevimli Güler tarafından sürdürülen süresiz açlık grevine destek verdik...

Eda Deniz: 134.

Ilgın: 83.

Sevil: 78. Gününde...

Tüm Halkımızı SÜRESİZ Açlık Grevi Direnişimizin Talepleri Etrafında Birleşmeye Çağırıyoruz...

 

1- Devrimci ve Antİ-Faşist Tutsaklar Özgül Emre, İhsan Cibelik, Serkan Küpeli ve Hasan Unutan TUTUKSUZ YARGILANSINLAR!

2- Her türlü Dijital delil suç delili olarak kullanılmaktan çıkarılsın! Dijitallerin güvenirliği ve delil niteliği yoktur!

3- Almanya Anayasayı Koruma örgütünün (Verfassungsschutz) devrimciler hakkında hazırladığı raporlar meşru değildir, mahkemelerde delil olarak kullanmaktan çıkarılsın!

4- Almanya Federal Başsavcısı Peter Frank Özgül Emre’lere yapılan operasyondan kısa bir süre sonra Türkiye Adalet Bakanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan  ile görüştü ve onur madalyası aldı. Bu görüşmede neler konuşuldu ve Savcı Peter Frank hangi hizmetler sonucu onur madalyası aldı? -AÇIKLANSIN!

5- Beş yıldır oturum hakları İçin direnen Almanya direnişleri Meclisinin oturumu geri verilsin!

Siyasi nedenlerle verilen oturum hakkının, siyasi nedenlerle alınması hukuksuzdur ve meşru değildir!

Bu anlamda İlker Şahin’e verilen ceza kaldırılsın!

 

6- FAŞİST 129,129 A ve B yasaları Kaldırılsın!

 

7- Anti-faşist ve devrimci tutsaklar Serbest Bırakılsın!

 

YAŞASIN SÜRESİZ AÇLIK GREVİ DİRENİŞİMİZ!

 

DEVRİMCİLİK YAPMAK SUÇ DEĞİL TARİHSEL GÖREVDİR!

 

DEVRİMCİ TUTSAKLAR ONURUMUZDUR!

 

KAHROLSUN FAŞİZM YAŞASIN MÜCADELEMİZ!

 

AVUSTURYA HALK CEPHESİ.

Aile, Gençlik ve Çocuk kampında 6. Gün (28.07) Sabah 8:00 de uyanarak güçlü bir katılımla spora başlandı. Yakan top ve boks dersi verildi.

 Spordan sonra kahvaltı yendi. Kahvaltıdan sonra çocuklarımızın programına geçildi.

Gençlerimizde kendi seminerleri için hazırlanırken, yetişkinler semineri başladı. Yetişkinler seminerinde Demokratik Aile ve Aile ve Gençlik sorunları işlendi. Gençlik seminerinde ise ırkçılık ve polis şiddeti hakkında konuşuldu. Seminerlere yoğun ilgi gösterildi.

Seminerler bitince ufak bir aradan sonra öğlen yemeğine geçildi.

Öğlen yemeğinden sonra da yine topluca plaja gidildi. Plajda futbol ve voleybol gibi oyunlar oynandı. Plaj vakti de geçince topluca geri dönüldü ve akşam yemeğine oturuldu.

 Eğlence de sandalye kapmaca ve kurt oyunu oynandı. Son olarak da halk türküleriyle gün sona erdi.

 ALMAN EMPERYALİZMİNİN TERÖR KAMPI OLARAK NİTELENDİRDİĞİ KAMP BÖYLE GEÇER İŞTE!

DAYANIŞMAYLA, ŞEFKATLE, SEVGİYLE, KOLEKTİVİZMLE YOZLAŞMAYA KARŞI BARİKAT OLACAĞIZ!










27 Temmuz Perşembe günü, Aile gençlik ve çocuk kampında kamp kitlesi sabah saat 8.00 de kalktı ve saat 8.30 da sabah sporu yapıldı...

Sabah sporunda jimnastik hareketleri, boks ve yakar top oynandı. Sabah sporu saat 9.00 da bitti. Spordan sonra kahvaltı yapıldı ve saat 11.00 de seminerler başladı.

Gençlik eğitiminde konu olarak uyuşturucu işlendi... Uyuşturucu, gençleri özellikle ilgilendiren bir konu olduğundan dolayı gençlerin hepsi bir merak ilgi ve öfke ile konuyu dinledi, sorular sordu.

Ayrıca yapılan bir seminerde de konu olarak, faşist 129 A ve B yasaları konuşuldu. Katılım çok güçlüydü, katılan herkes merak ve ilgiliyle seminere dahil oldu. 129 yasaları özellikle ilgi çektiği için konuya ilişkin sorular soruldu... 

Seminerlerden sonra saat 12.00’da  öğlen yemeği yenildi. Daha sonra topluca denize gidildi. Saat 19.00 gibi akşam yemeğinden sonra 20.30 da eğlence programı başladı. Programda Halay ve türkülerle gün bitirildi...








Sabah saat 8:00'de uyanmakla birlikte kısa bir aradan sonra sabah sporuna başlandı. Sabah sporunda boks ve çeşitli jimnastik hareketleri yapıldı.

Güçlü bir kahvaltıdan sonra, çocukların da etkinliği başladıktan sonra. Gençlik ve yetişkinlerin toplu semineri başladı konu LGBTİQ+ hakkındaydı.

Nato'nun beyinlerimize ve bedenlerimize olan saldırılardan bir tanesi haline gelen LGBTİQ+ konusu işlendi.

Yoğun bir katılım ve ilgiyle geçen seminerden sonra, öğlen yemeğine geçildi.

Öğlen yemeği de bitince topluca plaja gidildi. Plajda oyunlar oynandı ve gruplar halinde yüzüldü.

Plaj vakti de sona erince topluca geri dönüldü ve akşam yemeğine geçildi.

Akşam yemeğinden sonra eğlence programıyla birlikte gün sona erdi.

Başta çocuklar uyuduktan sonra, semaverde de çay kalmayınca herkes çadırlarına çekilerek günümüz sona erdi.

ALMAN EMPERYALİZMİNİN TERÖR KAMPI OLARAK NİTELENDİRDİĞİ KAMP BÖYLE GEÇER İŞTE!

DAYANIŞMAYLA, ŞEFKATLE, SEVGİYLE, KOLEKTİVİZMLE YOZLAŞMAYA KARŞI BARİKAT OLACAĞIZ!







Author Name

Halkın Sesi TV

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.